Zaman,çoook çok önce...........
Mekan;iyi hularla kötü huyların,ne yapacaklarını bilmeden dolaştıkları mekanlar.
Yine bir gün bütün huylar her zamankinden daha da sıkkın halde otururken;Saflık birdenbire ortaya bir fikir atmış:
''Heey,neden saklambaç oynamıyoruz ki?...''
''Neden olmasın ki?..!!demişler hepbirden,bu teklifi beğenerek....
Tam bu sırada Çılgınlık,çığlık çığlığa;
''Ben ebe olup saymak istiyorum''diye bağırmış.
Hiç kimse çılgın Çılgınlık'ı saklanabileceği yerlerde arayacak kadar çıldırmadığı için,bu teklif de herkes tarafından kabul görmüş.Ve Çılgınlık kollarını bir ağaca yaslayıp,yüzünü de kollarına dayamış,saymaya başlamış;
''Biir,iiikii,üüç,döört....''
O saydıkça ii huylarla kötü huylarkendileri için saklanacak yer aramaya başlamışlar.
Şefkat,Ay'ın boynuzuna asılmış...
İhanet,çöp yığınının içine dalmış...
Sevgi,bulutların arasına kıvrılmış....
Yalan,bir taşın altına saklanacağınısöyleyip,gölün dibine girmiş...
Para hırsı,bir çuvalın içine girerken onu da yırtmış...
Ve Çılgınlık saymaya dewam etmiş;
''Sekseen,seksenbiir,sekseniikiii....''
Aşk'ın dışında bütün ii huylar ve kötü huylar o zamana kdr zaten saklanmış.Aşk, karasız olduğu gibi nereye sakalnacağını da bilemiyormuş.
Bna kimseler şaşırmamış,çünkü;''Aşk'ı gizlemenin'' ne kadar ZOR OLDUĞUNU herkes bilmekteymiş!...
Ve Çılgınlık doksandokuzu da sayıp ''Yüüz'' diyeceği anda,Aşk sıçramış,güllerin arasına girip saklanmış.
O esnada Çılgınlık;''Sağım solum sobedir,saklanmayan ebedir''deyip,arkasını dönmüş ve döner dönmez de Tembellik'i ayakta görmüş,Çünkü;onun saklanacak bile enerjisi yokmuş...
Sonra Şefkat'i Ay'ın boynuzunda görüp sobelemiş.
Ardından İhanet!i çöplerin,Sevgi'yi bulutların arasında;Yalan'ı gölün dibinde,Tutku'yu dünyanın mekezinde bulmuş birer birer,saklandıkları yerlerden çıkarmış...
Sadece biri kalmış bulunamayan,o da Aşk'mış...Çılgınlık tam umutsuzluğa kapıldığı sırada, Haset onun yanına yaklaşmış va kulağına eğilerek;
''Aşk'ı başka yerlerde nie arıyosun ki demiş.O güllerin arasında saklanıor...''
Bunun üzerine Çılgınlık, sinsi sinsi gülerek eline ucu çatal şeklinde bir değnek almış ve güllerin arasına çılgınca saplamaya başlamış.Saplamış,saplamış...Ta ki yürek burkan bir haykırış onu durduruncaya kadar!
Ardından da Aşk, elleriyle yüzünü kapatmış olarak ortaya çıkmış...Acı içinde kıvranıor,gözlerini sımsıkı bastırıoruş avuçlarıyla,ama akan kanı durduramıyormuş.
Çılgınlık bir anlık heyecanla istemeden kör ettiği Aşk'ın karşısında dövünüormuş şimdi:
''Ne yaptım ben ,ah ne yaptım...diyormuş.Seni kör ettim,şimdi gözlerini nasıl onarabilirim, bu hatamı nasıl telafi edebilirim?...''
''Gözlerimi geri veremezsin ki artık,demiş acı içindeki Aşk.Ama benim için bir şey yapmak istersen eğer,şunu yapabilirsin:Benim kılavuzum olabilirsin...''
İşte o günden beri AŞK'IN GÖZÜ KÖRDÜR ve yanıbaşında da HEP ÇILGINLIK vardır!!!!!.......